KARAMAN’DA CİNSEL İSTİSMAR OLAYI

fft261_mf13971736CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık,karaman’da yaşanan cinsel istismar olayının sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi.
CHP Parti Meclisi Üyesi Avukat Seda Kadıgil,Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt ve BurdurMilletvekili Mehmet Göker ile Karaman’a gelen Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, yaşanan olayla ilgili bilgi almak üzere sırasıyla Karaman Valisi Murat Koca, Karaman Cumhuriyet Başsavcısı Abdürrahim Alan ve İl Milli eğitimMüdürü Asım Sultanoğlu’nu ziyaret etti. Ziyaretlerin ardından CHP heyeti parti binasına geçerek burada basın açıklaması yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, siyaset yapmak için gelmediklerini belirterek “Biz anneyiz, biz babayız, biz aileleriz. Toplumda bu duygularla bütün herkes bu üzüntüleri yaşadık. Karaman’daki ailelerin çocuklarının manevi şahsiyetlerini de zedelemek asla aklımıza gelmeyecek bir mevzudur. Bu konuda net olarak fikrimizi belirtmek istiyorum. Ne Karaman, ne aileler, ne çocukların manevi şahsiyetlerini zedelememek gerekiyor. Bu nedenle çocukların kimliklerini ifşa etmek, ailelerin kimliklerini ifşa etmek, son derece yanlış bir tutumdur. Çünkü konunun merkezinde çocuklar vardır. Bu çocukların bundan sonraki yaşamlarını sağlıklı götürmelerini biz sağlamak zorundayız. Bundan sonra bu tür olayların olmaması için hem geçmişte yaşanan olaylarla ilgili hem de bundan sonra olmaması için gerekli sorumluların tespit edilmesi ve kanun önünde yargılanması gerekmektedir. Biz CHP olarak sorumluların ortaya çıkana kadar bu işin peşini bırakmayacağız.”
“SAVCILARI KUTLUYORUM”
CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt da, “Bu olay adliyeye bir cinsel istismar olayı olarak intikal etmiş değildir. Huzurlarınızda Cumhuriyet Başsavcısı ve görevli savcıyı kutluyorum. Olayı ortaya çıkaran tamamen savcılık makamıdır. Bir tek çocuğun uzun zamandır okula gitmek istememesi üzerine ailesinin çocuğu psikiyatriste götürmesi, psikiyatristin çocukla görüşürken olayın ortaya çıkması üzerine o doktorun olayı cumhuriyet savcılığına intikal ettirmesi ve cumhuriyet savcısının sadece bir çocuk üzerindeki yaşanan hadiseyi alarak o çocukla ve diğerleri ile görüşe görüşe sonuç olarak 10 çocuğun cinsel istismara uğradığını ortaya çıkarmasıdır. Dolayısı ile 45 çocuğun cinsel istismara uğraması gibi bir şey yok, ailelere şikayetinden vazgeçin diyerek bir para verilme olayı da söz konusu değil. Olay böyle gelişmiştir. Ben tekrar olayın üzerine giderek bunu ortaya çıkaran Karaman Cumhuriyet Savcılığına dürüstlüklerinden dolayı teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Halka ekmek ve hoşaf dağıttılar

halka-ekmek-hosaf-dagittilarÇanakkale Şehitlerini Anma Günü nedeniyle CHP’li gençler Çanakkale ruhunun yaşatılması amacıyla Gedavet Parkı’nda şehitler için saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından vatandaşlara ekmekle hoşaf dağıttı

 

CHP’li gençlerin Çanakkale ruhunun yaşatılması ve Şehitleri Anma programına CHP Konya İl Gençlik Kolları Başkanı Orkun Polat, CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, il yönetim kurulu üyeleri ve merkez ilçe başkanlarıyla gençler ve partililer katıldı.

CHP Konya İl Gençlik Kolları Başkanı Orkun Polat, Çanakkale ruhunun yaşatılması amacıyla ekmek ve hoşaf dağıtımı yaptıklarını belirterek, “18 Mart Çanakkale Zaferi’nde şehitlerinin yemek listesi ekmek ve şekersiz üzüm hoşafı idi. Onlar yokluk içinde büyük bir kahramanlık destanı yazarak, vatanı bizlere emanet ettiler. Atalarımıza bize vatanı bıraktıkları için minnettarız. Sonuna kadar kollamak ve korumakta bizim görevimiz. İşte bugünde bizim yemeğimiz şekersiz üzüm hoşafı ve ekmek. Şehitlerimizi minnet ve şükranla anıyoruz” dedi.

halka-ekmek-hosaf-dagittilar-2

“ÇANAKKALE, EMPERYALİST GÜÇLERİN YENİLEBİLİNECEĞİNİN İSPATIDIR”

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt’ta konuşmasında, Çanakkale’nin emperyalist güçlerin yenilebilineceğinin ispatı olduğuna dikkat çekerek, “Çanakkale’de her gün üzüm hoşafı ve kırma buğdayı kendilerine öğün yapan atalarımız dünyanın ordularını yendi. Bundan dolayıdır ki, Çanakkale dünya’da emperyalist ordulara yenilemeyeceğinin kanıtıdır. Bunun yanında yine Çanakkale Ulusal Kurtuluş savaşının önsözüdür. 200 yıl batı Osmanlı imparatorluğunu yıkmaya çalışmıştır. Cumhuriyetle birlikte Çanakkale millet olma ruhudur. Diğer taraftan Çanakkale Mustafa Kemali kazandırmıştır. Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyetini kurarak bir millet olmayı bize vermiştir. Bugün Mustafa Kemalsiz bir Çanakkale anlatılıyor. Bizler Mustafa Kemali dünyaya anlattık. Bu memlekete ve insanlara da anlatma imkânı bulacağız. Çanakkale’deki şehitlerimizle bütün şehitlerimizi minnetle anıyoruz” şeklinde konuştu.

YENİMERAM - KONYA BÖLGESEL GAZETE

CHP’den ‘okulda taciz’ soruları

595c31fd1b61daec_480x270
CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, Konya Ereğli’deki bir okulda yaşanan cinsel istismarı TBMM’ye taşıdı.

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, Konya’nın Ereğli ilçesinde gerçekleşen olayda, bir meslek lisesi müdürünün öğrencisiyle dini nikah kıymak suretiyle cinsel ilişkiye girdiği ve öğrencinin evlenme vaadine dayanarak yaşananları çevresindekilere anlatmasıyla açığa çıkan konuyu Meclis gündemine taşıdı.

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yanıtlanması istemiyle önerge veren Bozkurt, olayın Konya kamuoyuna da yansıdığını ve duyulduğu andan itibaren CHP’nin harekete geçerek konunun takipçisini olduğunu belirtti.

CHP Ereğli İlçe Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada İlçe Milli Eğitim Müdürünün verdiği bilgiye göre olayın ilçe sınırlarında kalmayarak, İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerince 2 müfettiş görevlendirmek suretiyle araştırıldığı ve idari soruşturma neticesinde müdürün istifası istenerek işleme konulduğu bilgisinin aktarıldığını ifade eden Bozkurt, olayla ilgili idari soruşturma başlatılmış olsa da, adli soruşturma noktasında henüz adım atılmadığına dikkat çekti.

Bakanlığın konudan haberdar olup olmadığını soran CHP’li Bozkurt, konunun takibi açısından ne tür girişimlerde bulunulduğunu ya da bulunulacağını sordu.

Önergesinde, “Konuyla ilgili olarak adli soruşturma başlatılması için gerekli talimatlar verilmiş midir; verilmesi planlanmakta mıdır? Bahsi geçen okul müdürünün daha önce de benzer vakalarda adı anılmış mıdır; hakkında yapılmış şikayet var mıdır? Bahsi geçen olayın ardından öğrenciye psikolojik destek sağlanmış mıdır; sağlanılması düşünülmekte midir?” sorularına yer veren Bozkurt, Ereğli’de bir meslek lisesinde de geçtiğimiz 1 yıl içinde benzer bir olayın yaşandığı, öğrencisiyle ilişkiye giren okul müdürünün sadece müdürlükten alındığı ve öğretmen olarak Karapınar ilçesine atandığını dile getirerek, Bakanlığın bu olaydan haberi olup olmadığını, araştırılıp araştırılmayacağını ve bahsi geçen kişinin halen öğretmen olarak görevini sürdürmesinin gerekçesini sordu.

CHP Konya Milletvekili Bozkurt, son dönemde okullarda cinsel istismar vakalarının sıklıkla gündeme gelmeye başladığını ve kamuoyunun Kayseri’de öğretmeni tarafından tacize uğrayan lise son sınıf öğrencisi Cansel Buse Kınalı’nın intiharıyla olaydan haberdar olduğunu hatırlatarak, “ Eğitim camiasında cinsel taciz vakalarındaki artışın tedirgin edici boyutlara ulaştığı göz önünde bulundurulduğunda ard arda yaşanan bun olayları nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu yöneltti.

gerçek gündem

CHP’den KPSS İle Atamalar İçin 25 Bin Kadro Talebi

CHP Konya Milletvekili Mustafa Hüsnü Bozkurt, KPSS 1 2016 atamalarında 25 bin kadro açılması için kanun teklifi verdi

meclis

Bozkurt, KPSS/1 2016 atamalarında 25 bin kadro açılması için kanun teklifi verdi. 

 

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

 

Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Devlet Memurları Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi ve gerekçesi ekte sunulmuştur.

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

                                                                                                                                                                     Konya Milletvekili

GENEL GEREKÇE

 

2014 Kamu Personeli Seçme Sınavına girmiş 1.128.032 lisans, 779.314 ön lisans ve 1.683.696 ortaöğretim mezunu olmak üzere 3,5 Milyon memur adayına, Kasım 2014/2 atamasında 5067 kadro verilmiştir. Aynı şekilde Haziran 2015/1 atamalarında verilen 9600’ü sağlık personeli olmak üzere 13 Bin 213 kadro, atanmayı bekleyen memur adayları için hayal kırıklığı yaratmıştır.  Bunlara ilaveten birçok kurumun merkezi atamadan çıkartılması mağduriyetleri iki katına çıkarmıştır. Yıllarca okuyup, büyük maddi ve manevi emeklerle KPSS’ye hazırlanan adayların bir diğer önemli sorunu da, kamu personeli alımında uygulanan mülakat sistemidir. Pek çok kişi, KPSS neticesinde yüksek puan aldıkları halde merkezi atama yerine, mülakata tabi tutulmakta ve böylelikle adayların memurluk umudu azalmaktadır.

Netice itibariyle memur adayları, atamalardaki mağduriyetlerin giderilmesini beklemektedir. ler.

Bu kanun teklifi ile KPSS/1 2016 atamalarında KPSS mağdurlarına 25 bin kişilik kadro açılması öngörülmektedir.

 

GENEL KADRO VE USULÜ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME İLE DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ

 

 

MADDE 1- 13/12/1983 tarihli ve 190 Sayılı Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“EK MADDE 20- Merkezi yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idarelerde istihdam edilmek üzere teknik hizmetler ve genel idare hizmetleri sınıfından dokuzuncu ve onuncu derecede 25.000 adet memur kadrosu ihdas edilmiştir. Bu kadroları, hizmet sınıfı ve derece değişikliği yapmak suretiyle idarelerden uygun görülenlere tahsis etmeye Devlet Personel Başkanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulu yetkilidir.”

MADDE 2- 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

“GEÇİCİ MADDE 43- 190 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 17 nci maddesi kapsamında ihdas edilen kadrolar 190 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçesi Kanununun sınırlamalarına tabi olmaksızın 01/07/16 tarihine kadar doldurulur.”

MADDE 3- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 4- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

 

TBMM Genel Kurulunda Bütçe Görüşmeleri Esnasında Yaptığım Konuşma

TBMM Genel Kurulunda bütçe görüşmeleri esnasında yaptığım konuşmanın metni ve videosu:

 

Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. KOP İdaresi üzerine konuşacaktım ama kıyamet koptuğu için BOP ve etkileri üzerine konuşmayı tercih ediyorum.
Değerli arkadaşlar, ülkemiz, bizzat Abdullah Gül Bey’in de söylediği gibi Cumhuriyet tarihinin en kritik sürecini yaşıyor. Bana göre çok yaşamsal sorunlarımız var. Başta, dış politikamız çökmüş durumda. 92 yıllık Cumhuriyet tarihinde ilk defa hem Amerika’yla, hem Rusya’yla, hem Avrupa Birliğiyle, hem İran’la, Irak’la, Suriye’yle ve Yunanistan’la ciddi sorunlar yaşayan, bölgede ve dünyada çok haklı olduğumuz konuları bile anlatma durumumuz kalmayan, dostsuz, yalnız bir ülke durumundayız. Dış politikada çok ciddi sorun yaşıyoruz. Çok ciddi bir iç barış sorunumuz var arkadaşlar. Dokuz aylık milletvekilliği süremizde yaptığımız en istikrarlı iş her gün şehit cenazelerine koşturmak. 300’ün üzerinde şehidimiz var, 300’ün üzerinde kayıtlı sivil ölüm var, 44 çocuk hayatını kaybetti ve biz, bu Mecliste az önce birbirimize girdik. Bu halka nasıl bir manzara verdiğimize lütfen dikkat edelim. Ne sizler Recep Tayyip Erdoğan’ın ya da Ahmet Davutoğlu’nun vekillerisiniz ne biz Kılıçdaroğlu’nun vekilleriyiz ne siz Bahçeli’nin ne siz Demirtaş’ın vekillerisiniz. Bu milletin vekilleriyiz, bu milletin. (CHP sıralarından alkışlar)
Bu milletin vekilleriyiz, kendimize geleceğiz. (CHP sıralarından alkışlar) Bu ülkenin iç barışını tesis etmek bu Meclisin görevidir.
Ben, buradan Meclis Başkanına çağrı yapıyorum.
Birilerinin hayal dünyasını tatmin etmek için yapay komisyonları bırakın, bir an önce bir barış komisyonu kuralım, bu ülkedeki kanı durduralım. (CHP sıralarından alkışlar)
Sevgili arkadaşlar, ciddi bir yönetim sorunumuz var; çok ciddi, çok ciddi bir yönetim sorunumuz var.
Bakın “Ben seçildim, öyleyse artık bu ülkenin isteseniz de istemeseniz de yönetim şekli değişmiştir.” demek mevcut, meri, geçerli Anayasa’yı yok saymak demektir.
Bu meşruiyet kaybıdır, kendinizi yok saymak demektir. Bunu asla doğru bulmayın sevgili arkadaşlar. Bu ciddi bir sorun. Anayasa Mahkemesini tanımamak, mahkemelere talimat vermek, o güvendiğiniz ve ona göre burada görev yaptığınız Anayasa’yı yok saymak doğru değil.
Ve kardeşlerim, sevgili milletvekilleri, ciddi bir liderlik sorunumuz var.
Bakın, buradan Sayın Davutoğlu Sayın Kılıçdaroğlu’na liderlik dersi verirken hepiniz alkışladınız.
Dedi ki: “Ben grubuma hâkimim, sen değilsin.”
Şimdi, Sayın Davutoğlu… Ben buradan söyleyeyim değerli hemşehrim, arkadaşlar…
Ben buradan söyleyeyim…
Lider olmak belli sayıda insana lafını dinletmek değildir, o kadarını askerde çavuş da yapıyor. (CHP sıralarından alkışlar)
Lider olmak, sözünü dünyaya dinletebilmektir.
Sen konuştuğun zaman karşına Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Sözcüsünün muhatap olmaması demektir. Sen konuştuğun zaman birilerinin elinde beyzbol sopasıyla sana ayar vermemesi demektir. (CHP sıralarından alkışlar)
Sen konuştuğun zaman bir değeri olmak demektir. Lider olmak, devlet adamı olmak demektir.
Sevgili kardeşlerim, İsmail Müştak Mayakon, 1927’de, Ankara’da Ahmet Rasim’le karşılaşır. Ahmet Rasim bildiğinizdir. “Hayrola Üstat, ne arıyorsun Ankara’da” der. Der ki: “Fırıncılar ekmeği dört köşe yapmıyor da onun için Ankara’dayım.” Anlamaz, “Hayrola.” der. “Yahu, İstanbul’da, Beşiktaş’ta bir ekmek aldım, Akaretler yokuşundan inerken kolumun altından kaydı, düştü, yakalayayım diye koşarken buralara geldim.” Vedalaşıp ayrılırlar. Akşam Çankaya’da Mustafa Kemal Atatürk’e anlatır. Atatürk hiddetlenir, kalkar, “Ya siz ne yaptınız Beyefendi?” der. “Ne yapacağım efendim, bir şey anlamadım.” “Nasıl anlamazsın.” der. “Bu memleketin kültürüne, bu memleketin edebiyatına yarım asır hizmet etmiş bir muhterem zat, bir büyük insan belli ki yoksulluğa düşmüş, ekmek parası peşinde. Neden elinden tutup getirmezsin?” Döner yaverine, der ki: “Ahmet Rasim Bey’i bulun, lütfen, buraya davet ettiğimi söyleyin.” Yaver gider, bir otel odasında Ahmet Rasim’i bulur. Sevgili kardeşlerim, Ahmet Rasim geldiği zaman Mustafa Kemal ayağa kalkar, “Hoş geldiniz Üstat.” der, masada yanına alır, izzet, ikram eder ve kalkarken “Üstat, lütfeder misiniz acaba, boş bulunan İstanbul Milletvekilliğini kabul buyurur musunuz?” der. O saate kadar… Döner Ahmet Rasim, İsmail Müştak’la göz göze gelirler, gözlerinden yaşlar süzülür, Mustafa Kemal’in eline sarılmaya kalkar, Mustafa Kemal izin vermez, der ki: “Paşam, anladım şimdi; ekmek gerçekten aslanın ağzındaymış.”
Ben bu anekdotu ne zaman okusam De Gaulle gelir aklıma. Fransa’yı Cezayir’deki tutumu nedeniyle kınayan Jean Paul Sartre’ı “Mahkemeye verelim, yargılayalım.” diyenlere De Gaulle diyor ki: “Beyler, beyler; kendinize gelin. Sartre Fransa’dır, Fransa’yı yargılamak kimin haddine?”
Sevgili kardeşlerim, devlet adamı, lider, ülkesinin kültürüne, dünya kültürüne hizmet etmiş adamlara saygı gösteren, onlara “kudurmuşlar” demeyen… (CHP sıralarından alkışlar) Her milletvekili, her bakan, her başbakan, her cumhurbaşkanı devlet adamı da olduğu zaman değer kazanır. Ben yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. Bu millete Allah devlet adamı olmayı da nasip eden liderler nasip etsin diyorum.
Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Meram Belediyesi Bünyesinde Yaşandığı İddia Edilen Usulsüzlüklerin Araştırılmasını İstedi

6CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt Meram Belediyesi  Bünyesinde Yaşandığı İddia Edilen Usulsüzlüklerin Araştırılmasını için Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’ndan Meclis Araştırması açılmasını istedi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Konya Meram Belediyesi’nin Emlak ve İstimlak Müdürlüğü ile İmar ve Şehircilik Müdürlüğü bünyesinde bir takım haksız uygulamalar ve usulsüzlük yapıldığı iddiaları dile getirilmekte, şikayetler tarafıma da iletilmektedir. Son olarak, Belediyenin Ulu Irmak Ali Hoca, Ulu Irmak Saka ve Fahrünisa mahallelerinde başlattığı kentsel dönüşüm projesi, belediyenin 300 metrekare arsaya 1 daire vermesi sebebiyle tepki çekmiş, bunun haksızlık olduğu iddiasıyla bölge sakinleri tarafından yapılan protesto eylemi kamuoyuna da yansımıştır.

Diğer yandan, Emlak ve İstimlak Müdürlüğü tarafından imar uygulamaları neticesinde vatandaştan aldıkları tapulara karşılık, belediye meclisi kararlarında bulunmamasına rağmen, 20 TL bedel alındığı, itiraz edenlere makbuz kesildiği, etmeyenlere karşılığında “alındı” belgesi verilmediği, İmar ve Şehircilik Müdürlüğünce verilen imar çaplarında da arsa sahiplerinden bağış adı altında zorla para alındığı, aksi takdirde yapı ruhsatı verilmediği dile getirilmektedir. Aynı şekilde İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nün yapı kullanım izni almak isteyen yapı sahiplerinin dilekçelerini kabul etmediği, yapılarda hata olup olmadığına dair resmi belge vermediği söylenmektedir.

Bunların yanı sıra, Maliye adına tescil olması gereken araziler ile ilgili Meram Belediyesi adına tapu hazırlandığı, ruhsat işlemlerinde vatandaşların zarar uğratıldığı, belediye bünyesinde akrabalık ilişkilerine dayalı ve keyfi personel ve yönetici atamalarının yapıldığı, Meclisi kararı olmaksızın Belediye tarafından haksız devir ve satış işlemleri uygulandığı iddiaları da mevcuttur. Bu iddialara ilişkin şikayet dilekçeleri de ilgili kurum ve kuruluşlara sunulmuştur.

Meram Belediyesi bünyesinde yaşandığı iddia edilen usulsüzlüklerin araştırılması, varsa haksız kazanç elde eden kişi ve kurumlar ile zarar uğratılan kurum ve kişilerin belirlenmesi amacıyla Anayasa’nın 98, TBMM İç Tüzüğü’nün 104. Ve 105. Maddeleri uyarınca meclis araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.

 

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

                                                                                                              Konya Milletvekili

 

 

 

Okullardaki İhtiyaç ve Eksikliklerin Giderilmesi için Soru Önergesi Verdi

5CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt Okullardaki  İhtiyaç ve Eksikliklerin  Giderilmesi için Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı tarafından yazılı olarak yanıtlanması talebiyle Soru Önergesi Verdi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.

 

 

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

           Konya Milletvekili

 

 

Bugün Anadolu’nun pek çok kentinde ve özellikle bağlı ilçe ve köylerdeki okulların çoğu, temel bakım ve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanmakta, kaynak yetersizliği sebebiyle,  okul yöneticileri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ödenen elektrik, su, doğalgaz giderlerinin dışındaki pek çok ihtiyacına kendileri kaynak bulmaya çalışmak zorunda kalmaktadır. Velilerden para toplayarak giderlerini karşılamaya çalışan okulların yanı sıra, öğretmenlerin kendi bütçelerinden harcama yapmakta oldukları söylenmektedir. Konya’nın pek çok ilçesi ve bağlı mahallerdeki okullarda da Türkiye’nin diğer pek çok kentinde olduğu gibi öğrencilerin eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli olan araç ve gereçler eksiktir. Bazı okullarda spor malzemeleri, kaynak kitap gibi eksiklikler bulunurken, bazı okullarda da masa sandalye dolap, kırtasiye malzemeleri, yardımcı kitap vb. ya da iç cephe boyası gibi ihtiyaçlar bulunmaktadır. Hatta okul yöneticileri ve öğretmenler okullarının ihtiyaçlarını karşılayabilmek için internet ortamındaki çeşitli web siteleri aracılığı ile yardım ve ihtiyaç taleplerini dile getirmektedir.

 

Bu bağlamda;

 

1)      Konya genelinde bakım ve onarıma ihtiyacı olan okul sayısı kaçtır?

2)      Konya genelinde demirbaş(masa, sandalye vb) ihtiyacı olan okul sayısı kaçtır?

3)      2015-2016 eğitim-öğretim yılı için Konya İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne veya bağlı ilçe eğitim müdürlüklerine okulların ihtiyaç ve eksiklikleri doğrultusunda yapılmış kaç başvuru vardır?

4)      Başta fiziki ihtiyaçlar olmak üzere, söz konusu okullardaki ihtiyaç ve eksikliklerin giderilmesi için ne yapılması planlanmaktadır?

Tarihi Konya Lisesi’nde Başlatılan İnşaat Hakkında Soru Önergesi Verdi

meclis
CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt Tarihi Konya Lisesi’nde Başlatılan İnşaat Hakkında Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı tarafından yazılı olarak yanıtlanması talebi ile Soru Önergesi Verdi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

Aşağıdaki sorularımın Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

           Konya Milletvekili

 

Bugünkü adıyla Konya Anadolu Lisesi, 1889 yılında idadi olarak eğitim vermeye başlamış,  zaman içinde Konya Erkek Lisesi, Konya Gazi Lisesi, Konya Lisesi ve son olarak Konya Anadolu Lisesi olarak eğitim vermeye devam etmiştir. Tarihi okulun binası geçtiğimiz yıllarda boşaltılarak, Yazma Eserler Müzesi’ne çevrilme girişimine maruz kalsa da, bu girişim sonuçsuz kalmıştır.

Gerek, mimarisi gerek 127 yıllık tarihi yapısıyla Türkiye’nin sayılı eğitim kurumlarından olan,  bünyesinde pek çok cumhurbaşkanı, başbakan, bakan ve bilim adamı yetiştirmiş olan okulda şimdilerde inşaat faaliyetleri başladığı, öğrencilerin eğitim gördüğü esnada Büyükşehir Belediye ekiplerinin fizik ve kimya laboratuarları ile kapalı spor salonunun bulunduğu binayı yıkma çalışmaları başlattığı tarafıma iletilmiştir.

Bu bağlamda;

1)      Tarihi Konya Lisesi’nin fizik ve kimya laboratuarları ile kapalı spor salonunun bulunduğu binada inşaat faaliyeti başlatılmasının sebebi nedir; neden eğitim-öğretimin sürdüğü bir dönemde çalışma yapılmaktadır?

2)      Yıkılan binaların yerine ne yapılması planlanmaktadır?

3)      Tarafıma da iletildiği üzere Konya kamuoyunda tarihi okul binasının akıbeti ile ilgili tedirginlik hakimdir. Okulun başka bir yere taşınacağı ve binanın okul statüsünden çıkartılarak başka bir amaç için kullanılacağı iddiaları doğru mudur? Büyükşehir Belediyesi ile bu yönde bir anlaşma yapılmış mıdır?

 

Şüpheli Asker Ölümleri ve Mobbing Soru Önergesi

7CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemi ile soru önergesi verdi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

Aşağıdaki sorularımın Milli Savunma Bakanı Sayın İsmet Yılmaz tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

           Konya Milletvekili

 

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yaşanan mobbing ve intihar vakaları kamuoyunda sıklıkla gündeme gelmektedir. Son olarak 13 Ocak 2016 İzmir’in Bergama İlçesi’nde vatani görevini yapan bir erimiz, nöbette tüfekle yaşamına son vermiş, 26 Ocak 2016’da Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’nde Erzurumlu bir askerimiz intihar etmiştir. Özellikle son yıllarda büyük bir ivmeyle artan TSK’da intihar vakaları ve askeri personel üzerinde psikolojik baskı yaratan mobbing uygulamaları, ivedilikle çözüm bekleyen konular arasında yer almıştır.

Araştırmalar, TSK’daki lider personelin büyük bir kısmının, meslek hayatının bir döneminde mobbinge maruz kaldığına işaret etmektedir. Geçtiğimiz Mart ayında Türkiye Barolar Birliği ve Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) tarafından düzenlenen TSK’da yaşanan intihar vakaları ve askeri personel üzerinde psikolojik baskı yaratan mobbing uygulamaları konulu panelin sonuç bildirgesine göre, TSK’da Mart 2015’e kadar olan son 10 yıllık süre içinde yaşanan intihar vakası, şehit sayısından fazladır. Mart 2015’e kadar son 10 yılda teröre verilen şehit sayısı 818’ iken, aynı süre içerisinde kışlalarda 934 asker intihar etmiştir.  
Diğer yandan, mobing mağduru askerlerin % 42’si hakaretten, %30’u dayaktan, %28’i orantısız cezalardan, %24’ü sağlık hizmeti alamamaktan, %14’ü aşırı fiziksel aktiviteye zorlanmaktan, %14’ü tehdit edilmekten, %7’si rütbeli personelin şahsi işlerine koşturulmaktan, %7’si uykusuz bırakılmaktan şikayetçidir. 

 

Bu bağlamda;

  • Bakanlığınız verilerine göre, son 10 yıl içinde ve yıllar itibariyle TSK bünyesinde intihar eden asker sayısı kaçtır; rütbeleri nelerdir?
  • TSK’nın mevcut yapısının gözden geçirilerek, askerleri intihardan vazgeçirmek için sistem üzerinde gerekli değişiklikler yapılmasına yönelik çalışmanız bulunmakta mıdır?
  • Askeri okullarda psikoloji, sosyoloji ve insan hakları konularında hangi dersler ve ne sıklıkla verilmektedir?
  • TSK mensuplarına özellikle lider personel konumunda bulunan askeri personele mobbing konusunda meslek içi eğitim verilmekte midir?
  • Askeri Ceza Kanunun 110. Maddesin yer alan madunun şikayetnamesini saklamak veya geri aldıranlara, 111. Maddesinde yer alan hak edilmemiş ve müsaade olunmamış cezayı kasten verenlere ve 117. Maddesine yer alan maduna müessir fiil yapanlara öngörülen cezaların arttırılması için yasal düzenleme düşünülmekte midir?

 

Emniyet Kemeri Kullanımı Konusunda Toplumsal bilincin Oluşması İçin Meclis Araştırması İstedi

4

 

CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt emniyet kemeri kullanımı konusunda toplumsal bilincin arttırılması konusunda politikaların oluşturulması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını istedi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun sürücülerin ve yolcuların koruyucu tertibat kullanma zorunluluğunu düzenleyen 78. Maddesi, “Belirli sürücülerin ve yolcuların, araçların sürülmesi sırasında koruyucu tertibat kullanmaları zorunludur ve kullanma ve yolların özelliği gözetilerek hangi tip araçlarda sürücülerinin ve yolcularının şehiriçi ve şehirlerarası yollarda hangi şartlarda hangi koruyucu tertibatı kullanacakları ve koruyucuların nitelikleri ve nicelikleri ile emniyet kemerlerinin hangi araçlarda hangi tarihten itibaren kullanılacağı yönetmelikte belirtilir” şeklinde hükmetmektedir. Kuralları ihlal eden sürücülere uygulanacak cezaların yer aldığı Karayolları Trafik Yönetmeliği’nde de araçların türüne göre hangi koruyucu tertibatların kullanılacağına dair bilgiler yer almaktadır.

 

Ceza konusu ise, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanun’un 78/1-a maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, emniyet kemeri bulundurulması zorunluluğu olan araçlarda emniyet kemeri bulundurmamak veya kullanmamak, 2016 Yılı Trafik İdari Para Ceza Rehberine göre, 92 TL, erken ödemede 69 TL olarak belirlenmiştir.

 

Ne var ki, ülkemizde trafiğe çıkan pek çok sürücü, zorunlu olmasına rağmen, emniyet kemeri takmamakta, hem kendi hem de trafikteki diğer sürücülerin güvenliğini tehlikeye sokmaktadır. Her gün binlerce kazanın yaşandığı ülkemizde pek çok insan emniyet kemerini kullanmadığı için yaşamını kaybetmektedir. Her ne kadar, bu kayıpları önleyecek uygulamalara 2014 yılında geçilse de halen birçok sürücü, emniyet kemerini takmamakta ısrar etmektedir.

 

Oysa araştırmalar, ölümlü kazalarda emniyet kemeri kullananların % 24.8’inin hiç zarar görmeden kazayı atlatırken, emniyet kemeri kullanmayanlarda bu oranın % 6.3 olduğuna işaret etmektedir. Emniyet kemeri kullanımının arka koltukta meydana gelen ölüm ve yaralanmaların 2/3’nü ve ön koltuktaki ölümlerin ise % 6’sını önlediği saptanmıştır. Bütün ağır yaralanmalarda ise, arka koltuk emniyet kemerleri yaralanmanın şiddetini % 50 oranında azaltmaktadır.

 

Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Eylül 2014 içinde gerçekleştirdiği ulusal çalışmanın neticesine göre ise, ülkemizde sürücülerin sadece %43.6’sı, ön koltuk yolcularının ise %35.9’u emniyet kemeri kullanmaktadır. Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı trafik ekiplerinin yaptığı denetimlerde 2013 yılında 719.583 kişiye emniyet kemeri kullanmama cezası almışken, 2014 yılında 533.400 kişiye ceza verilmiştir.

Türkiye küresel trafik kazası ölümlerinin neredeyse yarısını oluşturan on ülke arasında yer almaktadır. Sıklıları, sağlık ve ekonomik sonuçları açısından trafik kazalarının halk sağlığı gündeminde öncelikli bir yeri olmalıdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün trafik kazasına neden olan 5 temel faktörü kask kullanmamak, emniyet kemeri takmamak, alkollü sürüş, aşırı hız ve çocuk koltuğu kullanmamak olarak açıkladığı ve ülkemizde emniyet kemeri kullanım oranının %50’lileri dahi yakalamadığı göz önünde bulundurulduğunda bunun bir tercih değil, zorunluluk olduğu bilinci yerleştirilmelidir.

 

Bu doğrultuda, emniyet kemeri kullanımı konusunda toplumsal bilincin arttırılması konusunda politikaların oluşturulması amacıyla Anayasa’nın 98, TBMM İç Tüzüğü’nün 104. ve 105. Maddeleri uyarınca meclis araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.

 

 

 

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

Konya Milletvekili

 

 

Esnaf ve Sanatkarların Sorunları Hakkında Meclis Araştırması İstedi

3

 

 

CHP Konya Milletvekili Dr. M.Hüsnü Bozkurt esnaf ve sanatkarların büyük marketler ve AVM’ler karşısında başta rekabet olmak üzere, karşı karşıya kaldıkları sorunların araştırılması için meclis araştırması açılmasını istedi.

 

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

 

Son yıllarda dünya genelinde alışveriş kültüründe giderek yaygınlaşan değişim gözlenmektedir. İnsanlar, alışverişin yanı sıra eğlence, sinema, sosyal etkinlik gibi imkanlar da sunduğu için sokak mağazalarından, büyük bir hızla açılan alışveriş merkezlerine yönelmişlerdir. Her ne kadar AVM’ler kalite, güvence, fiyat istikrarı, kayıt dışı ticaretin önlenmesi vb konularda önemli faydalar sağlasa da, sayılarının giderek artmasının ve plansız inşa edilmelerinin olumsuz sonuçları da bulunmaktadır.

Diğer yandan, Anayasamızın  “Esnaf ve sanatkarların korunması” başlıklı 173’üncü maddesi, “Devlet, esnaf ve sanatkarı koruyucu ve destekleyici tedbirleri alır.” şeklinde hükmetmektedir. Zira sınırlı öz sermaye ile çalışan ve sahibi oldukları küçük ticarethaneler ile hizmet sunan esnaf ve sanatkarlar, kentsel ticaretin en önemli aktörleri, ülke ekonomisinin de can damarıdır ancak; günümüzde baş etmek zorunda kaldıkları sorunların başında hızla ve denetimsiz şekilde açılan büyük marketler ve AVM’ler gelmektedir.  Şehir içlerinde plansız bir şekilde açılan AVM’ler bölgedeki esnaf ve sanatkarların sosyo-ekonomik yapısını etkilemekte, üretme ve işletme süreci zarara uğrayan esnaf kepenk kapatmak zorunda kalmaktadır.

Her ne kadar her AVM’de esnaf ve sanatkarımıza en az yüzde 5 pay yer ayrılması zorunluluğu getiren 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 29 Ocak 2015 tarihinde yürürlüğe girmiş olsa da esnaf ve sanatkarlar etkisini hissedemediklerini dile getirdikleri yasada eksiklikler bulunduğunu, kanunun beklentilerin karşılayamadığını, özellikle esnafa yer verilmesini öngören hükmün de işlerlik kazanabilmesi için elden geçirilmesi gerektiğini ifade etmektedir.

Bu doğrultuda, esnaf ve sanatkarların büyük marketler ve AVM’ler karşısında başta rekabet olmak üzere, karşı karşıya kaldıkları sorunların ilgili temsilcilerin de görüş ve raporlarına başvurularak araştırılması ve gerekli yasal düzenlemelerin tespiti amacıyla Anayasa’nın 98, TBMM İç Tüzüğü’nün 104. Ve 105. Maddeleri uyarınca meclis araştırması açılmasını saygılarımla arz ederim.

 

 

Mustafa Hüsnü BOZKURT

    Konya Milletvekili