CHP’li Bozkurt’tan Öğrenci Andı Önerisi

husnu-bozkurt

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, İzmir Karşıyaka’daki bir ortaokulda öğrencilerin andımızı okumalarına karşı çıkan okul müdürünün “Kendinize gelin. Dingo’nun ahırı mı burası?” diye tepki göstermesiyle yeniden alevlenen Öğrenci Andı ile ilgili tartışmaları Meclis gündemine taşıdı.

 

Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlanması için önerge veren Bozkurt, ülkemizin uzunca bir süredir, yükselen terör olayları ile mücadele ettiğini, özellikle son 1 yılda artan saldırılar neticesinde yüzlerce sivil yurttaşımızın ve vatan topraklarını koruyan güvenlik güçlerimizin şehit edildiğini hatırlatarak, terörle mücadele verdiğimiz bu süreçte, ordumuz ve milletimizin iradesiyle bertaraf edilen 15 Temmuz  hain darbe girişiminin de, tarihimizin en kirli kumpaslarından biri olarak ulusal hafızamıza kazındığını ifade etti.

CHP’li Bozkurt, yaşadığımız bu kritik süreçte milli birlik ve beraberlik çağrılarının sözde kalmaması ve darbe ihanetinden gereken dersin alındığının milletimize gösterilmesi adına, 8 Ekim 2013 tarihinde kaldırılan “Öğrenci Andı” nın okullarda yeniden okutulmasının ve kamu kurum ve kuruluşlarından kaldırılan “TC” ibaresinin yeniden konulmasının düşünülüp düşünülmediğini sordu.

ANITKABİR’DE YAPILAN ÇOCUK PARKINI MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI

park-1Anıtkabir’deki tepki toplayan çocuk parkı ile ilgili CHP de harekete geçti. CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu soruların yanıtını istedi:
1) Anıtkabir’in her yıl milyonlarca yurttaş tarafından ziyaret edildiği bir saygı mekanı olduğu göz önüne alındığında, çocuk oyun parkı yapmanın anlamı ve gerekçesi nedir?
2) Çocuk parkı yapımı fikri kime aittir; kimlerden onay alınmıştır?
3) Anıtkabir’in bir eğlence mekanı olmadığı, ailelerin çocuklarını oraya Atatürk’ü tanımaları ve anmaları amacıyla götürdükleri göz önüne alındığında, kamuoyunda da büyük tepkilere yol açan çocuk parkının ivedilikle kaldırılması düşünülmekte midir?
4) Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı olarak, Anıtkabir’e kurulan çocuk parkını, Atatürk’ün manevi hatırasına bir saygısızlık olarak görüyor musunuz?

 

14449026_10154688630287089_8854225614048783627_n

GATA VE ASKERİ LİSELERİN SAĞLIK BAKANLIĞI’NA DEVRİ SONRASI HİZMET VE GÜVENLİK ZAAFİYETİNİ MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI

27304CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, GATA VE askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığı’na devri sonrası baş gösteren hizmet ve güvenlik zafiyetini Meclis gündemine taşıdı.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Binali Yıldırım tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim.

Mustafa Hüsnü BOZKURT
Konya Milletvekili

17 Ağustos 2016 Tarihli ve 29804 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 2016/9109 sayılı Kararı ile Gülhane Askeri Tıp Akademisi (GATA) ve askeri hastaneler Sağlık Bakanlığı’na devredilmiştir. Ne var ki bu devir sonrası, gerek GATA’da gerekse askeri hastanelerde askeri hekimlik hizmetlerinin ortadan kaldırılmasından doğan sağlık zafiyeti ve ayrıca ciddi güvenlik sorunları yaşandığına dair şikayetler tarafıma iletilmiş, basın yayın organları aracılığı ile de kamuoyuna yansımıştır.

Bilindiği üzere, dünyanın bütün çağdaş ordularında silahlı kuvvetlerinin kendi sağlık hizmetleri ve buna bağlı uzmanlık alanları mevcuttur. Kimyasal, biyolojik, radyolojik, nükleer tehditlere karşı savunma, hava, uzay, su altı hekimliği, harp cerrahisi gibi çok özel uzmanlık gerektiren alanlar, sivil tıp fakültelerinde eğitime tabi değildir. Ülkemizde de bahsi geçen faaliyetleri yürütmekle sadece GATA ve askeri hastanelerin yetkili kılındığı gibi rehabilitasyon merkezi ve gazi uyum evlerinde sunulan hizmet askeri uzmanlık gerektirmektedir. GATA ve askeri hastanelerin devri ile özellik gerektiren söz konusu sağlık alanlarında Sağlık Bakanlığı’nın yetişmiş hekimi olmadığı gerçeği ışığında Türk ordusu bu hizmetlerden mahrum bırakılmıştır.

Diğer yandan GATA’da tedavi gören yakınlarını ziyaret edenler, devir öncesi ziyaretlerinde hastane girişinde güvenlik kontrolünden geçtiklerini ancak mevcut durumda hiçbir kontrole tabi tutulmadıklarını dile getirmektedir. Hastane bahçesini Suriyeli’lerin mesken tuttuğu, burada kendi aralarında eğlence düzenledikleri tarafıma iletilen şikayetler arasındadır. Nitekim Van Asker Hastanesi’nin Sağlık Bakanlığı’na devri sonrasında, PKK’lı olduğu iddia edilen bir hemşirenin hastanede tedavi gören askerlerimizi zehirlemek isterken yakalandığı bilgisi de kamuoyuna yansımıştır.

Bu bağlamda;

1) Vatandaşlarımızı kimyasal, biyolojik, radyolojik, nükleer tehditlere karşı savunmak, hava, uzay, su altı hekimliği, harp cerrahisi faaliyetlerini yürütmekle ülkemizde sadece GATA ve askeri hastaneler yetkili kılınmıştı. Bu hastanelerin Sağlık Bakanlığı’na devri sonrası, yukarıda bahsi geçen hizmet açıklarının ne şekilde kapatılması düşünülmektedir?
2) GATA ve askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığı’na devri sonrası, hastanelerdeki güvenlik zafiyetine ilişkin Başbakanlığa ya da Sağlık Bakanlığı’na ulaşmış kaç şikayet bulunmaktadır?
3) Hastane girişlerinde güvenlik kontrolünün yapılmamasının gerekçesi nedir? Çoğu terörle mücadele ederken yaralandıkları için tedavi gören askerlerimizin, terör örgütüne mensup kişi ya da kişilerce hastanede şehit edilmesi halinde bunun sorumluluğunu kim üstelenecektir?
4) Gazilerimizin ve askeri hastanelerde tedavi gören askerlerimizin güvenliğini yeniden tesisi etmek için GATA ve askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığı’na devrini öngören KHK’nın gözden geçirilerek, GATA’nın yeniden Genelkurmay’a, askeri hastanelerin de TSK bünyesindeki kendi kuvvet komutanlıklarına devri düşünülmekte midir?
5) Olası darbe girişimlerinin önlenmesi adına GATA ve askeri hastaneler Sağlık Bakanlığı’na bağlanırken nasıl bir fayda sağlaması amaçlanmıştır?

BOZKURT, CEMAAT MAĞDURU ASTSUBAYLARI MECLİS GÜNDEMİNE TAŞIDI

14192672_1047142212020912_6723223906770897835_n

CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt, astsubaylıktan subaylığa geçmek için yazılı sınavda başarılı olan ancak cemaate yakın askerler tarafından mülakatta elendiklerini söyleyen astsubayların durumunu Meclis gündemine taşıdı.

Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ın yanıtlaması istemiyle önerge veren Bozkurt, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası pek çok astsubayın, subaylığa terfi etmek için girdikleri mülakatlarda başarısız oldukları gerekçesiyle yaşadıkları mağduriyet?leri tarafına ilettiğini ifade etti.

Türkiye’nin farklı kentlerinde görev yapan astsubayların, subay olmak için yıllarca sınavlara girdiklerini, yazılı sınavdan başarılı oldukları halde, sözlü sınav olarak tabir edilen mülakatlarda elendiklerini, karanet kişisel sayfalarında yazılı sınavdan aldıkları puan bilgisi mevcut iken, sözlü sınav puan bölümünün boş bırakıldığını, sadece “Sonuç Başarısız” şeklinde ifade yer aldığının dile getirildiğini belirten Bozkurt, önergesinde “Yaklaşık 200 astsubay benzer sorunları yaşadığını, darbe girişimi sonrası TSK’dan ilişiği kesilen kişilerin söz konusu mülakat heyetlerinde görev alan isimler olduğunu, dolayısıyla yapılan mülakatların kati surette adil olmadığını ifade etmektedir. Üstelik bu mağduriyeti yaşayan astsubaylar arasında, Türkiye genelinde yazılı sınavda dereceye girmiş olanlar da bulunmaktadır.” ifadelerine yer verdi.

Milli Savunma Bakanlığı’nın ilgili birimlerine bahsi geçen konu ile ilgili kaç şikayet ulaştığını, subaylığa geçiş mülakatlarında yaşanan hak gasplarının tespiti için bakanlık bünyesinde bir komisyon kurulup kurulmadığını soran Bozkurt ayrıca, “Birçoğu takdir, üstün hizmet belgeleriyle ödüllendirilmiş, Türkiye’nin dört bir yanında görevlerini başarı ile yerine getirmiş, subaylık sınavına girmeye hak kazandıkları gibi, yüksek puanlarla da yazılı sınavdan geçmiş astsubayların, TSK’daki ihtiyaç da göz önüne alınarak, mağduriyetlerinin giderilmesi için ne yapılması düşünülmektedir?” sorusunu yöneltti.

SİVAS KONGRESİNİN 97. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN !

sivas-kongresi

4 Eylül 1919;
Anadolu’ nun esaret ve zillet zincirlerini kırma, Sevr’ i tarihin çöp sepetine atma azim ve kararının kayıt altına alındığı, emperyalist suratlara haykırıldığı gün…
4 Eylül 1919;
Anadolu’ nun bağrında Sivas Kongresi’ nin toplandığı, milletin kaderine yine milletin el koyduğu, Kuvva-yı Milliye’ nin hayat bulduğu gün…
4 Eylül 1919;
” Vatanın bağrına düşman dayamış hançerini
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini ” feryadına
” Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini ” namus yanıtının Sivas’ tan dalga dalga namuslu yüreklere aktarıldığı, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti Heyet-i Temsiliyesi’ nin Mustafa Kemal Paşa başkanlığında Türk’ ün kurtuluş ateşini yaktığı gün…
4 Eylül 1919;
Kurtuluştan 1 yıl sonra kurulan ve kurulduktan 50 gün sonra devlet kuran dünyanın ilk ve tek siyasi partisinin, CUMHURİYET HALK PARTİSİ’ nin 1. Büyük Kurultayının toplandığı gün…
4 EYLÜL 1919 – 4 EYLÜL 2016
SİVAS KONGRESİNİN 97. YILDÖNÜMÜ KUTLU OLSUN !
Bu toprak kolay vatan olmadı…
Bu cumhuriyet kolay kurulmadı…
Kıymetini bilelim, bileceğiz…

Dr.Mustafa Hüsnü Bozkurt

CHP Konya Milletvekili